11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 91 Cevapları (Ata Yayınları)
Hazırlık Çalışmaları
Soru 1: Yahya Kemal’in “Şiirin nesirle de kabil olduğunu zannedenler gaflettedirler. Şiir muhakkak vezinle ve kafiye ile vücuda gelir. Şiir musikinin hemşiresidir, aletsiz teganni edilmez.” sözünü yorumlayınız.
Cevap: Yahya Kemal’e göre şiir, ölçü ve kafiye ile var olan bir sanattır. Nesirden farkı, içindeki musiki ve ritimdir. Şiir, kulağa ve ruha hitap eden bir armoniyle güzelleşir.
Soru 2: Günlük hayatta kullanılan kelimeler şiir dilinde kendi anlamlarıyla mı yoksa çağrıştırdıkları uzak anlamlarıyla mı yer almalıdır? Tartışınız.
Cevap: Şiir dilinde kelimeler genellikle çağrışım gücüyle kullanılır. Böylece duygular, imgeler ve anlam derinliği daha güçlü biçimde ifade edilir.
Soru 3: Bir şiir, düzyazı şeklinde ifade edilebilir mi? Tartışınız.
Cevap: Bir şiir düzyazıya çevrilebilir, ancak bu durumda ahenk, ritim ve şiirsellik kaybolur. Şiirin özü olan duygusal etki ve musiki ortadan kalkar.
11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 92 Cevapları (Ata Yayıncılık)
Metni Anlama ve Çözümleme
Soru 1: “Açık Deniz” adlı şiirden alınan aşağıdaki dizede geçen altı çizili kelimelerin anlamlarını metindeki bağlamından hareketle tahmin ediniz, tahmininizi kaynaklardan yararlanarak kontrol ediniz.
Sezdim bir âşinâ gibi, heybetli hüznünü!
Cevap: “Âşinâ” tanıdık, yakın; “heybetli” görkemli; “hüznünü” kederini, üzüntüsünü ifade eder. Şair, denizin büyüleyici ve tanıdık hüznünü bir dost gibi hissetmiştir.
Soru 2: Şiirin temasını belirleyiniz.
Cevap: Tema: Vatan sevgisi, gurbet ve sonsuzluk özlemi. Şairin ruhundaki hüzün ve deniz metaforu birleşerek vatana duyulan hasreti anlatır.
Soru 3: Şiirin ahenk unsurlarını belirleyerek bunların şiire katkısını belirtiniz.
Cevap: Aruz ölçüsü, kafiye, redif, aliterasyon (s, r, l sesleri), asonans gibi unsurlar şiire iç müzik kazandırmış, şiirin ritmini güçlendirmiştir.
Soru 4: Saf şiir anlayışının okuduğunuz şiire biçim ve içerik açısından etkisini örneklerle açıklayınız.
Cevap: Yahya Kemal’in “Saf şiir” anlayışında olduğu gibi, bu şiirde musiki, ahenk, estetik ifade ve bireysel duygular ön plandadır. “Akıncı cedlerimin ihtirâsı” ifadesiyle millî geçmiş estetik bir duyuşla verilmiştir.
Soru 5: Şiirin dil ve anlatım özelliklerini belirleyiniz.
Cevap: Dil sanatlı, ağdalı ve Arapça-Farsça kelimelerle süslüdür. Anlatım lirik, coşkulu ve duygusal bir tondadır.
Soru 6: Şiirde söyleyici ile hitap edilen kişi/varlık arasındaki ilişkiyi söyleyiniz.
Cevap: Söyleyici şairdir; hitap edilen varlık denizdir. Şair denizi bir dost, bir sırdaş gibi görür; iç dünyasındaki hüzünleri denizle paylaşır.
Soru 7: Aşağıdaki dizelerden de yararlanarak şiirin konusuna göre hangi şiir türüne ait olabileceğini gerekçesiyle açıklayınız.
Cevap: Şiir lirik türdedir. Çünkü bireysel duygular, hüzün, gurbet, vatan sevgisi ve hayranlık duygusu derin bir şekilde işlenmiştir. Aynı zamanda millî duygularla iç içe geçmiş bir özlem anlatılır.
11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 93 Cevapları (Ata Yayıncılık)
Metni Anlama ve Çözümleme – Açık Deniz (Yahya Kemal Beyatlı)
8. Soru: Şiirin ilk bölümünde şairin duygulanmasının sebepleri neler olabilir? Dizeler hangi tarihî olayı hatırlatmaktadır?
Cevap: Şairin duygulanmasının sebebi, çocukluk yıllarını geçirdiği Balkan şehirlerinde Osmanlı’nın eski ihtişamına duyduğu özlem ve vatan sevgisidir.
“Rüyâma girdi her gece bir fâtihâne zan” dizesi, Osmanlı’nın Balkan fetihleri ve akıncı ruhunu hatırlatmaktadır.
9. Soru: Yahya Kemal Beyatlı’nın biyografisinden yararlanarak edebî kişiliğinin şiire yansımalarını açıklayınız.
Cevap: Yahya Kemal Beyatlı, tarih bilinci güçlü, millî değerlere bağlı, aynı zamanda sanatta mükemmeliyetçi bir şairdir.
Şiirlerinde tarih, vatan, deniz, İstanbul ve sonsuzluk temalarını işler.
“Açık Deniz” şiirinde, geçmişe duyulan özlem, millî hafıza ve aruzun musikîsi onun edebî kişiliğinin birer yansımasıdır.
10. Soru: “Açık Deniz” şiirinden alınan dizelerde kullanılan edebî sanatları bularak bu sanatların göstergelerini tablodaki ilgili yerlere yazınız.
| Dizeler | Edebî Sanat | Gösterge |
|---|---|---|
| Her lâhza bir alev gibi hasreti duyduğum | Teşbih | Hasretin aleve benzetilmesi |
| Bağrımda bir akis gibi kalmış uğultulu | Teşbih | Uğultunun yankıya benzetilmesi |
| Gördüm deniz dedikleri bin başlı ejderi | İstiare / Teşhis | Denizin ejdere benzetilmesi, kişileştirme |
| Bir bitmeyen susuzluğa benzer bu ağrıyı | Teşbih | Ağrının susuzluğa benzetilmesi |
| Kalbimde vardı “Byron’ı bedbaht eden melâl” | Telmih | İngiliz şair Byron’a gönderme yapılması |
| Hicretlerin bakiyesi hicranlı duygular | Mübalağa / Teşhis | Göçlerin kalıntısı duyguların kişileştirilmesi |
| Mağlûpken ordu, yaslı dururken bütün vatan | Teşhis | Vatanın bir varlık gibi yas tutması |
| Mahzun hudutların ötesinden akan sular | Teşhis | Hudutların hüzünlü gösterilmesi |
| Yelken, vapur, ne varsa kaçışmış limanlara | Mübalağa | Deniz karşısında tüm araçların kaçması |
| Bin mağra ağzı açmış, ulurken uzun uzun | Teşhis | Denizin mağaralarının ağza benzetilmesi |
| Şekvâ’nı dinledim, ezelî muztarip deniz! | Teşhis / İntak | Denizin şikâyet eden bir varlık gibi konuşturulması |