11. Sınıf Gezegen Edebiyat Sayfa 67-68-69-70 Cevapları

11. Sınıf Gezegen Edebiyat Sayfa 67-68-69-70 Cevapları
11. Sınıf Gezegen Yayıncılık Türk Dili ve Edebiyatı 2. Ünite Değerlendirme Çalışmaları Sayfa 67, 68, 69, 70 Soruları ve Cevaplarını yazımızın devamından okuyabilirsiniz.

2. Ünite Değerlendirme Çalışmaları

A. Aşağıdaki cümlelerin bildirdiği yargılar doğru ise yay ayraç içine “D”, yanlış ise “Y” yazınız.

Cevap: 1. D 2. Y 3. D 4. Y 5. Y

1. (D) Cumhuriyet Dönemi’nde hikâye yazarları ülkenin geçirdiği siyasi ve toplumsal değişimlerle yakından ilgilenirler.
2. (Y) Millî duyarlılıkları yansıtan hikâyelerde durum hikâyesi özellikleri görülür.
3. (D) Millî duyarlılıkları yansıtan hikâyelere Kurtuluş Savaşı’nda yaşananlar da kaynaklık etmiştir.
4. (Y) Toplumcu gerçekçi anlayışla yazılan hikâyelerde süslü, ağır bir dil kullanılmıştır.
5. (Y) Bireyin iç dünyasını esas alan hikâyelerde topluma özgü gerçeklik ön plandadır.

B. Aşağıdaki cümlelerde noktalı yerlere uygun kelimeleri yazınız.

Cevap: 1. yalındır 2. toplumcu gerçekçi 3. Çehov 4. psikoloji / psikiyatri

1. Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatı’nda hikâyelerde kullanılan di yalındır.
2. Cumhuriyet Dönemi’nde toplumsal sorunları ideolojik bir yaklaşımla işleyen hikâyeler toplumcu gerçekçi anlayışla yazılan hikâyelerdir.
3. Bireyin iç dünyasını esas alan yazarlar daha çok Çehov tarzı hikâyeler yazmıştır.
4. Bireyin iç dünyasını esas alan yazarlar hikâyelerinde özellikle psikoloji ve psikiyatri bilimlerinden yararlanmışlardır.

C. Aşağıdaki çoktan seçmeli soruları cevaplayınız.

1. Bu dönemde yazarlar eserlerinde Anadolu’nun her yönünün bilinçli bir şekilde işlenmesine özen göstermişlerdir. Anadolu’ya yönelmeyi kendilerine ilke edinmişlerdir. Aynı zamanda köyden kente göç, gecekondu hayatı, tarımda makineleşmenin doğurduğu sonuçlar, toprak kavgaları, ağa-ırgat, işçi-patron çatışmaları da önemli bir yer tutar eserlerde.
Bu parçada hangi edebî dönemden söz edilmektedir?
A) Cumhuriyet Dönemi B) Millî Edebiyat Dönemi
C) Fecriati Dönemi D) Servetifünun Dönemi
E) Tanzimat Dönemi
Cevap: A

2. Aşağıdakilerden hangisi Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatı’nın özellikleri arasında yer almaz?
A) Millî Edebiyat’la başlayan halka yönelme, Anadolu’yu tanıma çabası bu dönemin en önemli ilkesidir.
B) Toplumsal sorunlar, gerçekçi anlayışla işlenmiştir.
C) İlk yıllarda hikâye ve romanlarda Kurtuluş Savaşı konu edilmiştir.
D) Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatı’nda Atatürk ilke ve inkılaplarının edebî eserlere yansıdığı açıkça görülmektedir.
E) Dil ve zevkte eski gelenek devam etmiştir.
Cevap: E

3. Bu dönem Türk romanı ve öyküsü, Anadolu insanının gerçeklerine, sorunlarına yöneldi. Türk toplumlunun geçirdiği siyasal, toplumsal, kültürel değişiklikler, bu değişikliklerin insan üzerindeki etkileri, yabancılaşma, aydınların edilgenliği ve bunalımı, kentleşme olgusunun yarattığı bunalımlar, yurt dışına çalışmaya giden işçiler gibi geniş bir konu yelpazesi ortaya kondu. Bu metinde özellikleri verilen dönem aşağıdakilerden hangisidir?
A) Cumhuriyet Dönemi
B) Servetifünun Dönemi
C) Fecriati Dönemi
D) Millî Edebiyat Dönemi
E) Tanzimat Dönemi
Cevap: A

4. Cumhuriyet Dönemi sanatçılarımızdandır. Toplumcu gerçekçi anlayışla yazdı eserlerini. “Baba Evi” adlı romanı ile üne kavuşmuştur. Yaşadıklarını, gözlemlediklerini son derece yalın bir dille anlattı. Ancak acıları, çaresizlikleri, yoksulluğu anlatırken bile satırlarının arasında daima yaşama sevinci, hiç örselenmeyen bir umut vardı. Bu metinde tanıtılan sanatçı aşağıdakilerin hangisidir?
A) Sait Faik Abasıyanık
B) Halikarnas Balıkçısı
C) Orhan Kemal
D) Cahit Sıtkı Tarancı
E) Reşat Nuri Güntekin
Cevap: C

5. Yüzü, hiç tanımadığı, görmediği cinsten bir saadet içindeydi. Sanki birden tek bir çiçek oluvermişti. Ve bu saadet, bazı akşam saatlerinde görülen aydınlıklara benziyordu. Eşyayı başka şekilde içimize sindiren yaşadığımız “an”ı bir uçurtma, bir türkü gibi havalandıran bir şeydi bu. Sevinç denen şeyin asıl manası bu olmalıydı: Maddesini böyle eriten, yok eden, hiç olmazsa kendi aydınlığında onu inkâr eden bir hâl… Çünkü şu anda genç kadını görenler onda bu parıltıdan başka bir şey seçemezlerdi. Birdenbire ürktü. Bu kadar derin bir şekilde sevinebilmek için bir insanın nasıl bir ıstırap içinde yaşaması gerektiğini düşündü. Bu metinden aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz?
A) Dil, göndergesel işlevde kullanılmıştır.
B) İlahi bakış açısıyla yazılmıştır.
C) Bireyin iç dünyasını esas alan bir eserden alınmıştır.
D) Kahramanın psikolojik çözümlemesi yapılmıştır.
E) Mecazlı anlatıma başvurulmuştur.
Cevap: A

6. Aşağıdakilerden hangisi Türk edebiyatında bireyin iç dünyasını esas alan hikâye yazarlarından biri değildir?
A) Tezer Özlü
B) Ferit Edgü
C) Füruzan
D) Bilge Karasu
E) Yakup Kadri Karaosmanoğlu
Cevap: E

7. (1) Orhan Kemal, romanlarında yaşadığı yöreyi başarılı bir şekilde yansıtmıştır. (2) Baba Evi, Avare Yıllar, Cemile romanları, büyük ölçüde yazarın yaşamından çizgilerle oluşmuştur. (3) Daha çok geçim sıkıntısı çeken yoksul insanların yaşayışına eğilen yazarın “Gurbet Kuşları, Bereketli Topraklar Üzerinde, Murtaza” bu konuyu ele aldığı romanlarıdır. (4) Toplumcu gerçekçi sanat anlayışını eserlerine yansıtan Orhan Kemal, insan-toplum ilişkilerini gerçekçi bir dille yansıtmıştır. (5) Romanlarının yanında öykü kitapları da vardır: Oğlumuz, Yarın Diye Bir Şey Yoktur öykülerinden bazılarıdır. Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bilgi yanlışı söz konusudur?
A) 1 B) 2 C) 3 D) 4 E) 5
Cevap: E

8. Bu çığlıkların acılığıyla kulakları yırtılan bir ihtiyar birkaç lâhavle çekerek başını salladı ve şöyle mırıldanarak cemaate karıştı. Bu cümlenin öznesi aşağıdakilerin hangisinde verilmiştir?
A) bir ihtiyar
B) kulakları
C) Bu çığlıkların acılığıyla kulakları yırtılan bir ihtiyar
D) kulakları yırtılan bir ihtiyar
E) bir lâhavle
Cevap: C

9. Aşağıdaki cümlelerin hangisinin yüklemi ad soylu kelimelerden oluşmuştur?
A) Ali, günlerce evin boş odalarında gezindi.
B) Ali, işten çıkmış gibi terli ve pembeydi.
C) Kızarmış ekmek kokan odada semaver ne güzel kaynardı.
D) Anasını kucakladı.
E) Ali be, günah be yavrum, dedi.
Cevap: B

10. Aşağıdaki cümlelerden hangisinin yüklemi kelime türü bakımından ötekilerden farklıdır?
A) Karşıdan gelen köyün sürüsüydü.
B) Ben, küçük oğlumun çayını gizlice, hiç sevmediği limonla doldurdum.
C) Fakat içim birdenbire ferahladı.
D) Sanki yıllardır aradığım bir arkadaşımı bulmuştum.
E) Sabah erkenden yola çıkmıştık.
Cevap: A

11. “-yor” eki ve “y” sesi kendinden önce gelen “a, e” seslerini daraltarak “ı, i, u, ü”ye dönüştürür. Aşağıdakilerin hangisinde bu açıklamayı örnekleyecek ses olayı olmamıştır?
A) Gelecek konukları heyecanla bekliyorduk.
B) Evde yiyecek hiçbir şey kalmadı.
C) Benimle aynı sırada oturmasını istemiyorum.
D) Yemeği kokmasın diye dolaba koydum.
E) Umudu yeni sevgilerde buluyordu.
Cevap: E

12. Gök bilimi ve coğrafya ile ilgili konuların anlatımında, dünya ile öteki gezegen adları, güneş ve ay sözcükleri büyük harfle yazılır. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bu kuralı örnekleyen bir kullanım vardır?
A) Ay, Dünya’nın etrafındaki dönüşünü bir günde tamamlar.
B) Bu ay, maaşımızı çok geç ödediler.
C) Bu oda, akşama kadar güneş alıyor.
D) Ondan, dünyaları verseler de vazgeçmem.
E) Tanıştırayım, en samimi arkadaşım Yıldız.
Cevap: A

Ç. Aşağıdaki soruları cevaplayınız.

1. Bireyin iç dünyasını esas alan hikâyelerin özellikleri nelerdir?

2. Toplumcu gerçekçi anlayışla yazılan hikâyelerin özellikleri nelerdir?

3. Millî ve dinî duyarlılıkları yansıtan hikâyelerin özellikleri nelerdir?

4. Aşağıda verilen metindeki noktalama yanlışlarını bulunuz.

Sevgili Zevcem,
Bu hafta 22, 23 Teşrinievvel tarihli iki mektubunu aldım. Üç kızımdan da 22 tarihli birer mektup geldi. Mektuplarınız böyle çok geldikçe ne kadar sevindiğimi bilemezsin. (…) İki haftadır mektupların çok ümitli, çok meserretli! İşte benim de istediğim, ruhunun daima böyle kuvvetli olması idi. Bütün mektuplarımda hep senden bunu istiyordum. İnsana ruhun bu kuvveti nereden gelir? Allah manevî bir güneştir ki nuru, vecd dediğimiz tatlı duygulardır. Göğün güneşi doğunca nasıl gözler nur içinde kalırsa, gönlümüzün güneşi doğunca da kalbimiz vecitlere, meserretlere gark olur. Biz Allah’ı gözümüzle görmeyiz; fakat, kalbimizde duyduğumuz meserretler onun nurudur. Demek ki gözümüz onu görmüyor fakat kalbimiz duyuyor.
Ziya Gökalp

762
443
433
235
135
35
728
👍
👎
😍
😥
😱
😂
😡
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan, isimsiz ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Eğitim Sistem yapılan yorumlardan sorumlu değildir.