Orhan Gazi'nin İznik'i alır almaz orada medrese kurması eğitime verdiği önemi göstermektedir. Orhan Gazi, eğitime önem vermiş ve fethedilen her şehirde öncelikle medrese kurmak hedefi olmuştur.

İznik'in fethedilmesi Osman Bey'den Orhan Gazi'ye uzanan bir zamanda gerçekleşmiştir. Bizans'ın elinde bulunan bu şehir tekfurlar tarafından korunmaktaydı ve özellikle Orhan Gazi bu şehri fethetmek için çok uğraşmıştır.

Orhan Gazi'nin İznik'i kuşatması oradaki halk için kötülük değil iyilik olmuştur. Çünkü tekfurlar halka kötü davranmışlar, halk açlıkla ve yoksullukla baş başa bırakılmıştır. Bu yüzden halk Osmanlı Devleti'ne kendi gönül rızasıyla geçmiştir. Hatta hisardan kaçamayan köylüler gazilere haber gönderip açlıktan heba olduklarını dile getiriyor, bir anlamda şehirlerinin fethedilmesi için çağrıda bulunuyorlardı.

Orhan Gazi, Bursa’nın fethinde olduğu gibi barış içerisinde hisarı teslim alarak gitmek isteyen köylülerin can güvenliğini sağladı, kalmak isteyenleri ise gayrimüslim halk olarak kabul ederek muhafaza etti. Orhan Gazi’nin hoş görülü ve merhametli tavrı gayrimüslimleri oldukça etkiledi.

İznik ahalisi Bizans geleneklerindeki asil-köylü aşağılamasından kurtulmuş, özgür birer köylü olarak yaşayabilme ümidiyle Osmanlı halkı olmaya ve Müslümanlığı gönül rızasıyla kabul etmeye başlamışlardı.

İznik ahalisi Orhan Gazi’yi işgalci bir komutan gibi değil adeta tahta çıkan yeni hükümdarları gibi karşılamıştı. Orhan Gazi’nin İznik’e girmesi bir şölen havasında gerçekleşti.