10. Sınıf Meb Felsefe Ders Kitabı Sayfa 127-129 Cevapları
10. Sınıf Felsefe Ders Kitabı Cevapları – Sayfa 127 (MEB Yayınları)
5. Ünite Ölçme ve Değerlendirme Soruları – Ahlak Felsefesi
Sorular, ahlaki karar verme süreçlerinde insan hayatı, sorumluluk, vicdan ve toplumsal fayda kavramlarını sorgulamaktadır.
Cevaplarda Kant ve Sokrates’in ahlak anlayışları temel alınarak değerlendirme yapılır.
1–3. Sorular: Metne Göre Cevaplayınız
Metin: Bir şehirde büyük bir sel felaketi yaşanmaktadır. Kurtarma ekipleri, sel sırasında sınırlı kaynaklarla karşı karşıya kalmıştır ve herkesi aynı anda kurtaramayacaklarını fark ederler. Ekip lideri, daha fazla insanın hayatını kurtarmak için belirli bölgelere öncelik vermek zorunda kalır.
Soru 1: Kurtarma ekibi lideri, karar verirken hangi ahlaki ilkeleri dikkate almalıdır?
Cevap: Kurtarma ekibi lideri karar verirken insan hayatına saygı, adalet, eşitlik, sorumluluk ve toplumsal fayda ilkelerini dikkate almalıdır. Amaç, kişisel çıkar gözetmeden en fazla insanın hayatını kurtarmak olmalıdır. Bu nedenle lider, kaynakları adil ve bilinçli şekilde kullanarak ahlaki bir planlama yapmalıdır.
Soru 2 : Kurtarma ekibi liderinin, bazı insanları kurtarmak için diğerlerini bekletme kararı I. Kant’ın bakış açısına göre ahlaki bir eylem midir? Açıklayınız.
Cevap: I. Kant’a göre bir eylemin ahlaki olabilmesi, görev bilinciyle ve evrensel bir ahlak yasasına uygun olarak yapılmasına bağlıdır. Eğer kurtarma ekibi lideri kararını insanları araç olarak değil, amaç olarak görerek ve görev duygusuyla alıyorsa bu eylem ahlaki sayılabilir. Ancak yalnızca sonuca ve faydaya odaklanıyorsa, Kant’a göre bu tutum ahlaki değildir.
Soru 3: Bu olayda insanın topluma karşı sorumluluğu ile kendi vicdanı arasında nasıl bir denge kurulabilir? Gerekçelendirerek açıklayınız.
Cevap: İnsan, topluma karşı sorumluluklarını yerine getirirken vicdanının sesini de dikkate almalıdır. Toplumsal fayda gözetilerek verilen kararlar, vicdani hassasiyetle desteklenirse ahlaki denge sağlanır. Bu denge, insanın hem insani değerleri korumasını hem de topluma karşı görevlerini yerine getirmesini sağlar.
4–7. Sorular: Metne Göre Cevaplayınız
Metin: Zeynep, çok sevdiği bir arkadaşının büyük bir sır sakladığını öğrenir. Bu sır, başka bir arkadaşının güvenliğini riske atarak onu ciddi şekilde etkileyebilecek niteliktedir. Zeynep, bu sırrı açıklayıp açıklamama konusunda kararsızdır.
Soru 4: Zeynep’in sırrı saklaması durumunda hangi ahlaki değerler ön plana çıkar?
Cevap: Zeynep sırrı sakladığında sadakat, güven, dostluk ve vefa gibi ahlaki değerler ön plana çıkar. Bu tutum, arkadaşına bağlı kalmayı ve verilen güveni korumayı ifade eder.
Soru 5: Zeynep’in durumu, Sokrates’in ahlaki yaklaşımı açısından nasıl değerlendirilebilir? Açıklayınız.
Cevap: Sokrates’e göre ahlaki davranış bilgiye dayanır. İnsan doğruyu bilirse doğru olanı yapar. Bu açıdan Zeynep, bilgiye ve akla dayanarak gerçek iyinin ne olduğunu sorgulamalıdır. Eğer sır başkasına zarar verecekse, Sokrates’e göre iyiyi seçmek, zararı önleyecek davranışı tercih etmeyi gerektirir.
Soru 6: Zeynep’in vereceği karar, arkadaşlık ilişkileri ve toplumsal sorumluluklar arasındaki ahlaki dengeyi kurma açısından ne tür bir mesaj vermektedir?
Cevap: Zeynep’in kararı, bireysel dostluk ile toplumsal sorumluluk arasındaki dengeyi göstermektedir. Gerçek ahlak, yalnızca arkadaşına sadık olmak değil, başkalarının güvenliğini ve iyiliğini de gözetmek anlamına gelir. Bu durum, ahlaki kararların çok yönlü düşünülmesi gerektiğini gösterir.
Soru 7: Sır saklamak, ahlaki açıdan her zaman doğru bir tutum mudur? Gerekçelendirerek açıklayınız.
Cevap: Sır saklamak her zaman ahlaki olarak doğru değildir. Eğer saklanan sır bir başkasına zarar verecek veya onun güvenliğini tehdit edecekse, sırrı açıklamak daha ahlaki bir davranış olur. Çünkü ahlak, yalnızca sadakat değil, aynı zamanda insan hayatını ve güvenliğini koruma sorumluluğunu da içerir.
10. Sınıf Felsefe Ders Kitabı Cevapları – Sayfa 128 (MEB Yayınları)
Bu sayfadaki sorular, özgürlük ve sorumluluk ilişkisini determinizm, indeterminizm ve otodeterminizm yaklaşımlarıyla ele alır.
Ayrıca Sartre’ın insanın kendini seçimleriyle var ettiği görüşü Jean Valjean örneğiyle açıklanır.
8–11. soruları aşağıdaki metinden yararlanarak cevaplayınız.
Metinler:
“Bazı alışkanlıklarımızı ailemizden veya arkadaşlarımızdan ediniriz. Edindiğimiz bu alışkanlıkları değiştirmek kolay değildir.”
“Yaptığımız şeyleri, olduğumuz kişi olduğumuz için yaparız. Karakterimizi değiştiremeyiz.”
“Ne yapacağımızı ve nasıl bir insan olacağımızı seçmekte özgürüz.”
Soru 8: Filozofların özgürlük ve sorumluluk ilişkisine dair görüşleri, hangi felsefi yaklaşımlara dayanır? Açıklayınız.
Cevap: Filozofların özgürlük ve sorumluluk ilişkisine dair görüşleri ağırlıklı olarak indeterminizm ve otodeterminizm yaklaşımlarına dayanır. Bu yaklaşımlara göre insan, özgür iradeye sahiptir ve davranışlarını kendi kararlarıyla belirler. Dolayısıyla insan, yaptığı eylemlerden ahlaki olarak sorumludur. Özellikle insanın kendini seçimleriyle oluşturduğu düşüncesi bu yaklaşımların temelini oluşturur.
Soru 9: Bir kişinin zor bir durumda yaptığı yanlış davranış; determinizm, indeterminizm ve otodeterminizm tarafından nasıl yorumlanır?
- Determinizm: İnsanın davranışları, geçmiş yaşantıları, çevre koşulları ve neden–sonuç ilişkileri tarafından belirlendiği için kişi özgür değildir ve yaptığı yanlış davranıştan tam anlamıyla sorumlu tutulamaz.
- İndeterminizm: İnsan tamamen özgürdür. Bu nedenle kişinin yaptığı yanlış davranış, kendi özgür seçiminin sonucudur ve sorumluluk bütünüyle bireye aittir.
- Otodeterminizm: İnsan hem çevresel etkenlerden etkilenir hem de aklıyla doğruyu seçme gücüne sahiptir. Bu nedenle kişi kısmen özgürdür ve yaptığı yanlış davranıştan sorumludur.
Soru 10: Size göre davranışlarınızda özgür olabilir misiniz? Gerekçelendirerek açıklayınız.
Cevap: Evet, davranışlarımda özgür olabileceğimi düşünüyorum. Çünkü kararlarımı kendi düşüncelerim, değerlerim ve vicdanım doğrultusunda alıyorum. Ancak bu özgürlük sınırsız değildir; başkalarının haklarına zarar vermemek ve toplumsal kurallara uymakla sınırlandırılmıştır. Bu nedenle özgürlük, sorumlulukla birlikte anlam kazanır.
Soru 11: Victor Hugo’nun Sefiller eserinde anlatılan Jean Valjean örneğini, yukarıda görüşleri verilen filozoflardan hangisinin görüşü açıklar? Açıklayınız.
Cevap: Bu durum Jean Paul Sartre’ın görüşüyle açıklanabilir. Sartre’a göre insan, yaptığı seçimlerle kendini var eder. Piskopos’un merhametli davranışı Jean Valjean’a yeni bir seçim yapma fırsatı sunmuştur. Valjean, özgür iradesini kullanarak iyi bir insan olmayı seçmiş, böylece yaşamının yönünü değiştirmiştir. Bu örnek, insanın özünü kendi özgür seçimleriyle oluşturduğunu açıkça göstermektedir.
10. Sınıf Felsefe Ders Kitabı Cevapları – Sayfa 128 (MEB Yayınları)
Sorular; insanın özgür olup olmadığı, davranışlardan sorumluluk taşıyıp taşımadığı ve bunun hangi felsefi yaklaşımlarla açıklandığını sorgulamaktadır.
Cevaplar; determinizm, indeterminizm, otodeterminizm ve Jean Paul Sartre’ın özgürlük anlayışı temel alınarak hazırlanır.
8–11. soruları aşağıdaki metinden yararlanarak cevaplayınız.
Metinler:
- “Bazı alışkanlıklarımızı ailemizden veya arkadaşlarımızdan ediniriz. Edindiğimiz bu alışkanlıkları değiştirmek kolay değildir.”
- “Yaptığımız şeyleri, olduğumuz kişi olduğumuz için yaparız. Karakterimizi değiştiremeyiz.”
- “Ne yapacağımızı ve nasıl bir insan olacağımızı seçmekte özgürüz.”
Soru 8: Filozofların özgürlük ve sorumluluk ilişkisine dair görüşleri, hangi felsefi yaklaşımlara dayanır? Açıklayınız.
Cevap: Filozofların özgürlük ve sorumluluk ilişkisine dair görüşleri determinizm, indeterminizm ve otodeterminizm gibi felsefi yaklaşımlara dayanır. Determinizm, insan davranışlarının neden–sonuç ilişkisiyle belirlendiğini savunurken; indeterminizm insanın tamamen özgür olduğunu ileri sürer. Otodeterminizm ise insanın çevresel etkiler altında olmasına rağmen aklı ve iradesiyle kendini belirleyebildiğini savunur. Bu yaklaşımlar, insanın ne ölçüde özgür olduğu ve davranışlarından ne kadar sorumlu tutulabileceğini açıklamaya çalışır.
Soru 9: Bir kişinin zor bir durumda yaptığı yanlış davranış; determinizm, indeterminizm ve otodeterminizm tarafından nasıl yorumlanır?
- Determinizme göre: Kişinin davranışı geçmiş yaşantıları, çevresi ve koşullar tarafından belirlendiği için kişi özgür değildir ve yaptığı yanlış davranıştan tam olarak sorumlu tutulamaz.
- İndeterminizme göre: İnsan tamamen özgürdür. Bu nedenle zor durumda yapılan yanlış davranış, bireyin kendi özgür seçiminin sonucudur ve sorumluluk tamamen kişiye aittir.
- Otodeterminizme göre: İnsan hem dış koşullardan etkilenir hem de aklıyla doğruyu seçebilir. Bu nedenle kişi kısmen özgürdür ve yaptığı yanlış davranıştan sorumludur.
Soru 10: Size göre davranışlarınızda özgür olabilir misiniz? Gerekçelendirerek açıklayınız.
Cevap: Evet, davranışlarımda özgür olabileceğimi düşünüyorum. Çünkü kararlarımı kendi aklım, vicdanım ve değerlerim doğrultusunda alıyorum. Ancak bu özgürlük sınırsız değildir; başkalarının haklarına zarar vermemek ve toplumsal kurallara uymakla sınırlandırılmıştır. Bu nedenle özgürlük, sorumlulukla birlikte anlam kazanır.
Soru 11: Victor Hugo’nun Sefiller eserinde anlatılan Jean Valjean örneğini, yukarıda görüşleri verilen filozoflardan hangisinin görüşü açıklar? Açıklayınız.
Cevap: Bu durum Jean Paul Sartre’ın görüşüyle açıklanır. Sartre’a göre insan, özünü kendi seçimleriyle oluşturur. Jean Valjean, Piskopos’un merhametli davranışı sonrasında özgür iradesiyle iyi olmayı seçmiş ve hayatının yönünü değiştirmiştir. Bu örnek, insanın geçmiş koşullarına rağmen özgür seçimleriyle kendini yeniden var edebileceğini göstermektedir.
10. Sınıf Felsefe Ders Kitabı Cevapları – Sayfa 129 (MEB Yayınları)
Bu sayfadaki sorular, çevre etiği ile insan refahı arasındaki çatışmayı evrensel ahlak ilkeleri ve farklı filozofların yaklaşımları üzerinden değerlendirmektedir.
Cevaplar; Kant, Hobbes, Bentham, Mill, Epiküros ve Farabi’nin ahlak anlayışları dikkate alınarak oluşturulmuştur.
12–15. soruları aşağıdaki metne göre cevaplayınız.
Metin: Bir şirket, çevreye duyarlı olduğunu iddia eden bir kampanya yürütmektedir. Ancak bir süre sonra şirketin üretim tesislerindeki atıkları yakında bulunan bir nehre bıraktığı ve ciddi çevre kirliliğine yol açtığı ortaya çıkar. Şirket, maliyeti düşürmek için bu yöntemi seçtiğini ve aynı zamanda kârı artırarak işçilere daha iyi maaşlar ödediğini belirtmektedir. Şirket yönetimi, “Eğer bunu yapmasaydık işçilerimizin maaşlarını yükseltemezdik ve onların yaşam kalitesini iyileştiremezdik.” diyerek kararını savunmaktadır. Buna karşın şirketin bazı çalışanları, şirketin kârını artırmak için çevreyi kirletmesinin ahlaki olarak kabul edilemez olduğunu ve uzun vadede topluma zarar verdiğini savunmaktadır.
Soru 12: Çevrenin kirletilmesi ile işçilerin refahı arasında bir seçim yapılırken hangi evrensel ilkenin uygulanması gerektiğine nasıl karar verilmelidir?
Cevap: Bu tür bir durumda karar verilirken adalet, zarar vermeme ve insan hayatına saygı gibi evrensel ahlak ilkeleri esas alınmalıdır. Bir eylem kısa vadede bazı kişilere fayda sağlasa bile doğaya ve topluma zarar veriyorsa ahlaki değildir. Doğru olan, hem çevreyi koruyan hem de insanların refahını gözeten dengeli ve sürdürülebilir bir çözüm yolu bulmaktır.
Soru 13: Şirketin, kârını artırmak ve işçilere daha iyi bir yaşam sağlamak için çevreyi kirletmesi ahlaki midir? Bu durumu evrensel ahlak yasasını kabul eden ve kabul etmeyen filozofların yaklaşımlarından birinin görüşlerine atıfta bulunarak değerlendiriniz.
Cevap: Şirketin çevreyi kirletmesi ahlaki değildir. Immanuel Kant’ın evrensel ahlak yasası anlayışına göre, bir davranışın ahlaki olabilmesi için herkes tarafından uygulanabilir bir ilkeye dayanması gerekir. Çevreyi kirletmek evrensel bir ilke olamayacağı için bu eylem ahlaka aykırıdır. Ayrıca Kant’a göre insanlar ve doğa, bir amaç için araç olarak kullanılamaz. Bu nedenle şirketin kararı ahlaki değildir.
Soru 14: Bu metne göre aşağıdaki ifadelerden hangisi doğrudur?
Cevap: B) T. Hobbes’ın ahlak anlayışına göre yönetimin çevreyi kirletme kararı insan doğasının bir sonucudur.
Soru 15: Bu metne göre aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz?
Cevap: E) Şirket yönetiminin aldığı karar, işçilerin refahını gözetmek amacıyla alınması bakımından değerlendirildiğinde I. Kant’ın ahlak anlayışı ile uyumludur.
Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Eğitim Sistem yapılan yorumlardan sorumlu değildir.