​​​​​​​9. Sınıf Tarih Ders Kitabı Sayfa 126, 127, 128, 129 Cevapları Meb Yayınları

​​​​​​​9. Sınıf Tarih Ders Kitabı Sayfa 126, 127, 128, 129 Cevapları Meb Yayınları
​​​​​​​9. Sınıf Tarih Ders Kitabı Meb Yayınları Sayfa 126, 127, 128, 129 4. Ünite Ölçme ve Değerlendirme Soruları ve Cevaplarını yazımızın devamından okuyabilirsiniz.

4. Ünite İlk ve Orta Çağlarda Türk Dünyası Ölçme ve Değerlendirme

9. Sınıf Meb Yayınları Tarih Ders Kitabı Sayfa 126 Cevabı

A. Aşağıdaki terimleri birer cümleyle açıklayınız.

Boy : Ortak bir atadan türediklerine inanılan toplumsal ve ekonomik ilişkilerinde anaerkil, ataerkil anlayışı uygulayan geleneksel topluluk.
Töre : Bir toplulukta benimsenmiş yerleşmiş kuralların, gelenek ve göreneklerin, ortak alışkanlıkların, tutulan yolların bütünü. Orta Asya Türk devletlerinde yazısız hukuk kuralları.
Kut : Devlet idaresinde güç, yaratıcılık ve yetki bakımından sahip olunan üstün güç.

B. Aşağıdaki soruları cevaplayınız.

1. Türkiye, coğrafi bir ad olarak hangi bölgeler için kullanılmıştır?
• Türkiye kelimesi, ilk olarak VI. yüzyılda Bizans kaynaklarında “Orta Asya” için kullanmıştır.
• Bizans kaynakları, IX ve X. yüzyıllarda Volga’dan, Orta Avrupa’ya kadar uzanan sahaya da Türkiye adını vermiştir.
• XI-XIII. yüzyıllarda Mısır ve Suriye’ye Türkiye denmiştir. Anadolu ise XII. yüzyıldan itibaren Türkiye olarak tanınmaya başlanmıştır.

2. Türkler savaşlarda hangi taktikleri uygulamıştır?
Cevap: Türklere özgü bir savaş taktiği olan Turan taktiği, iki farklı savaş yönteminin uygulanması ile yapılan bir savaş usulüdür. Bu taktik, sahte ricat (geri çekilme, kaçma) ve pusudan oluşur. Bu savaş usulüne, Türk yurdunun eski adından dolayı “Turan Taktiği” veya “Hilal Taktiği” denilmiştir.

3. Türklerdeki egemenlik anlayışının sonuçları nelerdir?
Cevap: Türk Devletlerinde hükümdarlara devleti idare etme yetkisinin Tanrı tarafından verildiğine inanılmıştı. Tanrı vergisi kabul edilen siyasi iktidar, Kut kavramı ile ifade edilmişti. Hükümdarın kendisi ve ailesi Kutlu sayılmıştı. Bu egemenlik anlayışının sonucu olarak, Türk Devletlerinde hükümdarlık bir aile mirası olarak kabul edilmişti. Dolayısıyla hükümdar ailesinin erkek bireyleri, taht üzerinde hak iddia edebilmişlerdi. İslamiyet öncesi Tanrı adına yeryüzünü adaletle yönetmek görevinin yerini, İslamiyet'in kabulünden sonra, Yeryüzünde Allah'ın son dini İslamiyet'i yaymak ve bu amaç uğruna gazada( cihatta) bulunmak anlayışı almıştı.

4. Uygurların yerleşik hayata geçmelerinin hayat tarzlarına etkisi nedir?
Cevap: Uygur Devleti tarihteki Türk devletlerinden biridir. Orta Asya coğrafyasında kurulmuştur. Savaşçı bir millet olarak tarım ve hayvancılıkla uğraşmışlardır. Uygur Devleti, kendi alfabesini kullanan bir Türk devleti olarak tarihe geçmiştir. Hayvancılık alanında ilerlemişlerdir. Uygur Devleti göçebe bir hayat sürmüştür. Dini bir arayış içinde olmuştur. Toplum olarak yeni bir dine girmişlerdir. Maniheizm dini Uygurların kabul ettiği bir din olmuştur. Maniheizm dinin gerekliliklerini yerine getirmeye çalışan Türkler, ona göre bir hayat tarzı oluşturmuştur. Uygur Devleti’nin maniheizm dinini kabul etmesinden sonra et yemek yasaklanmıştır. Çünkü maniheizm et yemenin yasak olduğu bir dindir. Böylece Uygurlarda hayvancılık faaliyetleri durma noktasına gelmiştir. Sadece deri, kıl ve süt ve süt ürünleri için hayvancılık yapılmıştır.

Uygur Devleti’nin maniheizmi kabul ettikten sonra et yemeyi bırakması tarımın yapılmasına neden olmuştur. Tarımın başlaması da toprağa bağlı bir hayatın ortaya çıkmasına neden olmuştur. Toprağa bağlı bir hayatın ortaya çıkması da yerleşik hayata geçilmesine neden olmuştur. Bu nedenle Uygurlar zamanında Türkler yerleşik hayata geçmiştir.

Tarihte Türklerin yerleşik hayata geçmesi savaşçı özelliklerini kaybetmelerine neden olmuştur. Uygur Devleti yıkılınca zamanla Türkler eski hayat tarzlarına dönmüş fakat tarım ve hayvancılığın yapılması devam etmiştir.

5. İpek Yolu güzergâhının sık sık yön değiştirmesinin nedeni nedir?
Cevap: İpek Yolu, İlk ve Orta Çağlarda Çin ve Orta Doğu ile Batı ülkeleri arasındaki transit kara ticaretinde kullanılan en işlek ticaret yoludur. Bu yolun devletlere sağlamış olduğu ekonomik, kültürel ve sosyal zenginlikler; çevredeki diğer devletlerin de dikkatini çekmiştir. Bunun neticesinde İpek Yolu’nun hâkimiyeti için bölgede sürekli siyasi ve askerî mücadeleler olmuştur. Devletler arasında, çıkar sağlama amacıyla yaşanan mücadeleler sonucunda İpek Yolu sık sık yön değiştirmiştir.

1. Cevap: E
2. Cevap: D
3. Cevap: B

9. Sınıf Meb Yayınları Tarih Ders Kitabı Sayfa 127 Cevabı

4. Cevap: E
5. Cevap: A
6. Cevap: B
7. Cevap: A
8. Cevap: A

9. Sınıf Meb Yayınları Tarih Ders Kitabı Sayfa 128 Cevabı

9. Haritalara göre
I. Kavimler göçünden önce Avrupa’da tek siyasi birlik Roma İmparatorluğu’dur.
II. Kavimler Göçü sonrası Roma İmparatorluğu ikiye ayrılmıştır.
III. Avrupa’da yaş ayan kavimler, Kavimler Göçü sonrası krallıklar kurmuştur.
yukardaki yargılardan hangilerine ulaşılabilir?
A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II D) II ve III E) I, II ve III

10. Haritalardaki bilgilere göre aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz?
A) Avrupa’da yaşayan kavimler yer değiştirmiştir.
B) Kavimler Göçü’nü Hunlar başlatmıştır.
C) Avrupa’nın siyasi haritası değişmiştir.
D) Roma İmparatorluğu daha da güçlenmiştir.
E) Vandallar, Avrupa kıtasını terk etmiştir.

9. Sınıf Meb Yayınları Tarih Ders Kitabı Sayfa 129 Cevabı

Aşağıdaki soruları metinden hareketle cevaplayınız.

1. Tahta geçtikten sonra Hun Hükümdarı Attila’nın yerinde başka biri olsaydı ne yapardı?
Cevap: Metne göre, iktidarının doruğunda bulunan Hun Hükümdarı Attila’nın yerinde başka birisi olsaydı, muhteşem libaslar içinde gezer ve altın-gümüş içinde yüzerdi.

2. Hun Hükümdarı Attila’nın sade bir yaşam sürmesinin gerekçeleri neler olabilir?
Cevap: Atilla, alçak gönüllü olması, gösterişten uzak durmak istemesi, lüksü sevmemesi ve savurganlık yapıp ülke ekonomisini zayıflatmamak istediği için sade bir yaşam sürmüş olabilir.

3. Attila’nın kişisel özellikleri nelerdir?
Cevap: İtaatkar, merhametli, lütufkar.

4. Hun Hükümdarı Attila’ya Avrupalılar tarafından “Tanrının Kırbacı” unvanının verilmesinin sebepleri neler olabilir?
Cevap: Hun Hükümdarı Atilla’nın, etrafına dehşet saçan bir savaşçı olması, bilime ve sanata meraklı olması, cesur ve acımasız olmasından dolayı bu unvanın verilmiş olabilir. Avrupalılar bu unvanla Atilla’nın günahlarının bedeli olarak kendilerine gönderildiğini bile düşünmüşlerdir.

5. Hangi tarihî şahsiyetin filmini çekmek isterdiniz? Neden?
Cevap: Tarihimizde büyük bir yeri bulunduğundan Mimar Sinan’ın filmini çekmek isterdim. Ülkemizde bir çok eseri bulunan tarihe iz bırakmış Osmanlı baş mimarı ve inşaat mühendisidir. Bu sebeple tarihimiz için oldukça önemli şahıslardan bir tanesidir.

6. Seçtiğiniz tarihî şahsiyetin baş rolünü oynadığı kısa bir film senaryosu yazınız.
Cevap: Çekilecek filmde Mimar Sinan’ı Mehmet Günsür’ün canlandırması oldukça uygun olacaktır. Rol alınan kişi önemli biri olduğundan oynayacak kişi de bu önemin farkında olacak ve bunu kaldırabilecek tecrübede biri olmalıdır. Filmin bir biyografi filmi şeklinde olması Mimar Sinan’ın tanıtılması açısından daha uygundur. Kendisinin Yeniçeri olduğu dönemlerde katıldığı savaşlar, Iran ve Belgrad seferinde kazandığı başarılar sonrasında mimarbaşı olarak geçirdiği dönem ve bıraktığı eserlerden bahsedilmesi uygun olacaktır.

2000
2001
1064
400
501
711
2023
👍
👎
😍
😥
😱
😂
😡
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan, isimsiz ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Eğitim Sistem yapılan yorumlardan sorumlu değildir.
11 Yorum