Hayvanlardan insanlara bulaşabilecek hastalıklar

Hayvanlardan insanlara bulaşabilecek hastalıklar
Hayvanlardan insanlara bulaşabilecek hastalıklar nelerdir bu konuda sizlere kısa bilgiler vereceğiz.

Hayvanlardan insanlara bulaşan hastalıklar, hayvanlar ve hayvansal ürünler aracılığı ile gerçekleşmektedir. Bu hastalıkların yayılma alanları geniştir ve bulaşması farklı yollarla olmaktadır. Ancak genel olarak bulaşma; temas, solunum veya ağız yoluyla gerçekleşir. Omurgalı havyalardan insanlara bulaşan hastalıklarda (zoonoz) evcil hayvanların rolü büyüktür. Kedi veya köpeklerin insanları ısırması ya da tırmalaması, vücut atıkları (dışkı, idrar, salya, burun akıntısı vb.) hastalık etkenlerinin taşınmasında önemli bir yoldur. Bu atıklarla temas edilmesi, atıklarla bulaşmış enfekte gıdaların tüketilmesi sonucu insanlara geçebilir

Hayvanlardan insanlara bulaşan hastalıklardan korunmak için hastalık kaynağının ve etkeninin bilinmesi önemlidir. Bu hastalıklarla mücadelede bulaşma özelliklerinin bilinmesi gerekir. Çok basit birtakım korunma önlemlerinin uygulanması sonucunda bu hastalıklardan birçoğunun önüne geçilebilmesi mümkündür. Çünkü etlerin çiğ veya az pişmiş olarak yenmemesi ile sütlerin çiğ veya az pişmiş olarak içilmeyip iyice karıştırılarak kaynatılması veya pastörize edilerek içilmesi gerekmektedir. Veteriner hekim kontrolünden geçmemiş olan hayvansal gıdalar ve damgasız etler kesinlikle tüketilmemelidir.

Hayvanlardan insanlara bulaşan hastalıkların yayılmasını ve insanlara bulaşmasını önlemek için koruyucu olarak yapılan aşı, ilaçlama, iç ve dış parazitler ile mücadeleye önem vermek gerekir.

Kuduz
Kuduz hayvanın ısırması ve salyasının insan vücudundaki herhangi bir sıyrıktan girip kana karışması sonucu ortaya çıkan bulaşıcı ve öldürücü bir hastalıktır. Kuduz virüsü, vücuda girdikten sonra sinir sistemine yerleşerek beyne kadar gelir ve orada iltihap yapar (Görsel 1.44). İlk birkaç gün içerisinde boğaz ağrısı, hâlsizlik, sinirlilik, depresyon, ateş ve kusma gibi belirtiler ortaya çıkabilir. Kesin semptomlar ise yara yerinde kaşıntı, ağrı ve acıdır. Hastalık ilerledikçe hasta saldırganlaşır ve ısırılan bölgede kas kasılmaları görülebilir. Hidrofobi denilen su korkusu gelişebilir. Tüm bu durumlar gerçekleştikten 2 hafta sonra hasta genelde komaya girer ve süreç ölümle sonuçlanır. Kuduz aşısı yapılmadıkça ölüm kaçınılmazdır. Öncelikle virüsün vücuttan uzaklaştırılması için ısırılan bölge bol sabunlu su ile yıkanmalıdır. Eğer hayvan yakalanabildiyse 10 gün boyunca gözlem altında tutulmalıdır. İnaktif kuduz aşısı ısırılan kişilere yapılmalıdır. Bu aşı kas içine ve ısırıldıktan sonra hemen, 3,7,14. günlerde yapılmalıdır. Eğer hayvanın kuduz olmadığı ispatlanırsa tedavi bırakılabilir.

Kuş Gribi
Kuş gribi, asıl olarak kanatlı hayvanlarda (tavuk, hindi, ördek vb.) hastalık yapan, insanlara hayvanlardan bulaşan ve virüslerle meydana gelen bir hastalıktır.

Kuş gribinde görülen belirtiler; ateş, öksürük, boğaz ağrısı, yaygın kas ağrısı, karın ağrısı, solunum güçlüğü ve ishal gibi grip belirtileridir. Belirtilerin görüldüğü durumlarda zaman kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır. Hastalığın tanısı ne kadar erken konulursa tedavi olasılığı o kadar yüksektir. Hastalığın erken döneminde etki ettiği bildirilen bazı ilaçlar bulunmaktadır. Bu nedenle, şüpheli durumlarda belirtiler ortaya çıktıktan sonra en kısa zamanda bir sağlık kuruluşuna başvurulması son derece önemlidir. Henüz kuş gribi için insanlarda kullanılan etkili bir aşı yoktur. Virüsün kendi genetik yapısında oluşturduğu değişiklikler aşı çalışmalarını zorlaştırmaktadır. Bu konuyla ilgili bilimsel çalışmalar devam etmektedir.

Brusella
Brusella grubu bakterilerin oluşturduğu, bulaşıcı bir hastalıktır. Özellikle sığır, koyun, keçi ve domuz gibi evcil hayvanlardan insanlara da bulaşan (zoonozis), ekonomik yönden zarar verici ve halk sağlığı yönünden de tehlike arz eden bir hastalıktır. Brusella insanlara hastalık etkeni bulaşmış çiğ süt ve süt ürünlerinin (peynir, krema, tereyağı, dondurma vb.) tüketilmesiyle ayrıca hayvan idrar ve dışkılarıyla doğrudan temas ile bulaşabilir. Hayvan gübresi ile bulaşan sebze tüketimi insanda hastalık yapabilir. Dezenfeksiyon uygulaması ve hijyen tedbirleri alınmalıdır. İnsanlarda hastalık belirtilerinin görülmesi hâlinde hemen doktora başvurulmalıdır. Brusella bakterisi kan veya idrar testi ile saptanır. Brusella tedavisinde ikili ya da üçlü antibiyotik kombinasyonları kullanılır. Genellikle 6 haftalık antibiyotik tedavisi önerilir. Brusella ile mücadelenin temelini aşılama ve hastalığa yakalanmış hayvanların imhası oluşturur.

Kene Isırması
Kene, dünyada ve ülkemizde son yıllarda etkili olan ve ölümcül etkilere sahip olan bir canlıdır. Sıcak havalarda tehlike saçan keneler insan hayatını önemli bir şekilde tehdit etmektedir. Ancak tüm kene türleri ölümcül olmayıp yalnızca hayvanların ve insanların üzerinde yaşayanlar tehlikeli olmaktadır. Kene ısırmalarında önemli olan kenenin zamanında çıkarılması ve çıkarılış şeklidir.

Kene ısırması durumunda

  • Keneler kesinlikle elle öldürülmemeli, patlatılmamalı ve en yakın sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır.
  • Vücuda tutunan kene ne kadar erken çıkartılırsa hastalığa yakalanma riski de o kadar azalır.
  • Vücuttaki kenelerin üzerine herhangi bir kimyasal madde (alkol, gaz yağı vb.) dökülmemelidir. Çünkü bu kimyasallar, kenelerin kusmasına sebep olabileceğinden kusmuktaki virüsler, kenenin kan emmek için ısırdığı yerden vücuda girebilir.

Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA)
Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi, ilk olarak hastalığın ismini aldığı Kırım ve Kongo’da görülen, virüslerin sebep olduğu ölümcül seyredebilen bir hastalıktır. İnsanlara kenelerin ısırması veya kenelerle temas sonucu bulaşır. Evcil hayvanlara da aynı şekilde bulaşabilmektedir. Ancak, hastalık hayvanlarda belirtisiz seyrederken insanlarda oldukça öldürücü olabilmektedir. Yabani kemirici hayvanlar, kuşlar ve keneler hastalığın doğadaki saklayıcısı durumundadır. Keneler beslenmek için bu hayvanlardan kan emer. Kan emme sırasında aldığı virüsü yine kan emerek başka insanlara bulaştırır. Virüsün alınmasından sonra hastalık belirtilerinin ortaya çıkması, genellikle 3-4 gün içerisinde olurken bu süre 2 haftaya kadar uzayabilir.

Bu hastalığın belirtileri şunlardır:

  • Ateş
  • Ani başlayan baş ağrısı
  • Kas ağrısı
  • Kırıklık, hâlsizlik 
  • Belirgin iştahsızlık
  • Bulantı, kusma
  • Karın ağrısı ve ishal
  • Döküntüler
  • Cilt altı kanama odakları
  • Burun kanaması

İlk günlerde yüzde ve göğüste kızarmalar, gözlerde kanlanmalar ortaya çıkabilir. Göğüs ve karından başlamak üzere vücuda yayılan küçük nokta şeklinde kanamalar olabilir. Bu kanamalar daha da büyüyerek vücuda yayılabilir. Hastalık tablosuna burun ve diş eti kanamaları da eşlik edebilir. Yukarıda verilen belirtilerin görülmesi ve hastalıktan kuşkulandıracak bir durumun olması hâlinde en yakın sağlık kuruluşuna başvurulmalı, hastalığın teşhis ve tedavisi için gereken işlemler yapılmalıdır.

KKKA’dan Korunma

  • Hayvanlardaki kenelerle mücadele edilmeli, hayvanlar kenelere karşı ilaçlanmalıdır.
  • Hayvan barınakları ilaçlanmalı, barınakların duvarları sıvanmalı ve badanaları yapılarak kenelerin yaşamaları engellenmelidir.
  • Kenelerin yaşam alanlarında bulunabilecek kişiler, “repellent” olarak bilinen böcek kaçırıcı ilaçları vücutlarına sürebilirler.
  • Kenelerin bulunabileceği yerlere gidildiğinde vücudun açıkta kalan yerleri kapatılmalı, açık renkli giysiler giyilmelidir.
  • Hasta olan kişilerin kullandığı malzeme ve tuvaletler çamaşır suyu ile dezenfekte edilmelidir.

0
0
1
0
0
0
0
👍
👎
😍
😥
😱
😂
😡
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan, isimsiz ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Eğitim Sistem yapılan yorumlardan sorumlu değildir.