Sergüzeşt roman özeti kısa

Sergüzeşt roman özeti kısa
Tanzimat Dönemi Türk Edebiyatının önemli yazarlarından biri olan Samipaşazade Sezai tarafından yazılan Sergüzeşt romanı, romantizm akımından realizm akımına geçişin de bir sembolüdür.

Sergüzeşt kitabı Samipaşazade Sezai tarafından yazılmış olan, 1888 yılında yayınlanan romanı bir Türk romanıdır. Türk edebiyatında bir geçiş romanı olarak bilinen bu kitap romantizmden realizme geçiş romanı olarak kabul edilir. Millî Eğitim Bakanlığı tarafından da ortaöğretim kurumları için hazırlanmış olan 100 Temel Eser içinde yer alan bu eser, II. Abdülhamit döneminde yazılmış ve de yayınlandıktan sonrasında yazarın göz hapsinde tutulmasını ve de göz hapsinden kurtulması amacı ile Paris’e kaçmasına neden olmuştur.

Sergüzeşt sözlükte bir kişinin başından geçen macera, serüven anlamlarına gelmektedir. Romanda evinden ayrılan küçük bir kızın başından geçen olaylar dramatik bir şekilde anlatılmıştır. Türk dili ve edebiyatı öğretmeni Cemal Aksoy'un hazırladığı Sergüzeşt romanı inceleme yazısını aşağıda bulabilirsiniz.

Sergüzeşt Romanının Ana Fikri:

İnsanın başına bu dünyada her türlü kötülük gelebilir. Bu olumsuz durumlardan kurtulmanın yolu kişinin kendi kaderidir. Bunun yanı sıra kölelik, cariyelik gibi durumlar günümüzün insanlık anlayışına uygun değildir.

Sergüzeşt Romanının Kısa Özeti:

Evinden ayrılıp bir gemi ile yurdundan uzaklaşan küçük kız, onun gibi başka bir esir kız ile birlikte neresi olduğunu bilmediği bir yere getirilmiştir. Bu kızı bundan sonra birçok sürprizler beklemektedir.

İlk olarak kız (henüz bir ismi yoktur), yaşlı fakat zengin bir kadını yanına ona hizmet etmesi amacıyla satılmıştır. Küçük kız burada tam bir esaret hayatı yaşamaktadır. Sürekli olarak buradan nasıl kurtulabileceğinin planlarını yapmaktadır. Bu evin hanımının yanı sıra hanıma hizmet etmekte olan başka bir kadın da kıza baskı yapmaktadır. Bu durum kızı yıpratmakta, zaten bir umudu olmayan yaşamdan onu iyice somutlamaktadır. Bir gün kız bu evden kaçmayı iyece kafasına taktığı bir anda bir gece yarısı evden kaçar. Çevreyi pek tanımadığı için saatlerce yürür fakat bir yerede yorgun bir şekilde yere yığılmaktan başka çaresi yoktur.(cemalaksoy.org) Yerde kaldığı bölgede bir evin bahçe kapısının önüdür.

Sabah olunca evin hizmetlilerinden biri kızı fark eder ve onu içeri almak için yaşlı ev sahibine danışır. Oda bunu çok olumlu bir şekilde karşılar ve hemen yardım etmek niyetiyle onu yanına alır. İlk olarak karnı doyurulur, güzel bir uyku çektirilir. Daha sonra kız kendine gelince ona neler olup bittiği sorulur. Oda anlatır evin hanımı kızın yaşadıklarını duyunca çok üzülür ve ona yardım edeceğini söyler, kızda buna çok sevinir. Evin hanımı ona sahibinden izin alacağını ve artık kendi yanında kalacağını söyler. Bunun için hanımı kızın kaçtığı eve gider. Ve onu yanına almak istediğini söyler. Fakat kadın bunu onur meselesi yaparak kabul etmez. Bundan sonra kızda eski evine geri döner. Bu olay kızı çok etkilemiştir. Çünkü daha önce kaçtığı eve tekrar dönmüştür. Gider gitmez yine hiç hoş olmayan durumlarla karşılaşmıştır.cemalaksoy.org

Günler böyle geçip giderken birgün Mustafa bey evin sahibi birkaç yıl önce işlediği bir hatadan dolayı bir çok borcu olmuştu ve bu borçları ödemek için karısıyla tartışırdı. Birgün karısıyla beraber kızın satılmasına kara verirler.

Kızın adı kaçtığı evde hanımın onu çok güzel bulması üzerine ‘dilber’ olarak koyulmuştu. Bundan sonrada ona ‘dilber’ olarak seslenilmeye başlandı. Dilber kendisi hakkında satılması kararının alınmasından sonra bir esirciye satıldı. Ve Dilber’in bütün hayatı bu yönde değişti. Dilber bundan sonra belli bir süre esir hayatı yaşamıştır. Bu süre içinde bir çok kendisi gibi esir hayatı yaşamış olan kız arkadaşları olmuştur. Onların hayatlarını dinledikçe aslında kendi hayatının okadarda kötü olmadığının farkına varmıştır. Daha nice insanların kendisi gibi cefa çektiğini anlamıştır. Buradaki bir çok kızın çeşitli meziyetleri vardır. Bir tanesi çok iyi bir şekilde ud çalmaktadır bu yüzden çoğu yerden çağrılmaktadır. Dilber’de onun gibi ud çalabilmeyi çok istemektedir.

Dilber’e bir gün bir talip çıkmıştır, ve Dilber’de o eve gitmek zorunda kalmıştır zaten onun böyle bir şeyi isteyip istemediği pek önemli değildir, önemli olan bir kaç kişinin işinin görülmesidir.

Dilber’in gittiği bu evde ona bir esir gibi değil, bir insan gibi yaklaşılması onu çok etkilemiştir. Evde bir hanımefendi, onun kocası ve onların tek oğlu olan Celal bey bulunmaktadır. Celal bey aynı zamanda bir ressamdır. Yaptığı portrelerle ün kazanmıştır. Dilber’i evde görünce o da çok şaşırmıştır. Çünkü Dilber’i Cleopatra’ya benzetmişti. Celal bey yalnız yaşadığı için kız arkadaşı ya da sevgilisi yoktur. fakat DilberI gördüğü andan itibaren içinde bir kıvılcım oluşmuştur. İlk zamanlarda Dilber’de buna bir karşılık doğmamış fakat günler geçtikçe Dilber’de ona karşı ilgi duymaya başlayacaktır. Celalbey Dilber’I boş bulduğu zamanlarda odasına çağırıp onun resimlerini yapmaya başlamıştır. Kimi zaman nü resimlerini de çalışır. Dilber’in bebeksi vücudunu gördüğü zamanlarda daha önce hiç yaşamadığı duyguları tadıyordu. Ona her baktığında onun daha değişik bir güzelliğini yakalıyordu. Günler geçtikçe Dilber zamanının büyük bir kısmını Celal beyin yanında geçirmeye başlar. Böylelikle Celal beyin Dilber’e olan aşkı da diğer ev halkı tarafından da öğrenilir. Bu arada Celal bey açıkça aşkını Dilber’e de belli etmeye başlar. Dilber bu olaya ilk önceleri çok şaşırır. Çünkü böyle bir şeye asla imkan vermez. Bunun nedeni de onun esir kız olmasıdır. Daha sonraları Dilber de Celal beye karşılık vermeye başlar. Günler geçtikçe onlar aşklarını bariz bir şekilde yaşarlar. Evin bahçesinde yıldızları seyrederler, beraber gezerler. Fakat bu durum Celal beyin annesini oldukça rahatsız eder ve buna karşı bir önlem almak ister. Bu beraberliği bitirmek için Dilberi Celal beyin evde olmadığı bir zamanda bir esirciye satar. Tabii Dilber’in yapacak birşeyi yoktur. Celal bey daha sonra eve döner ve ilk olarak Dilber’in nerede olduğunu sorar önce bunu öğrenmese de daha sonra öğrenir fakat onu bütün aramalarına rağmen bulamaz. Bundan sonraki bütün hayatı boyunca oda Dilber’de mutlu olamaz.

Bundan sonra ikisi de hiç mutlu olmadığı gibi bu olay biçare dilberi intihara kadar sürükler bu yaptıklarına Celal beyin ailesi de çok pişman olur ama yapabilecek bir şey yoktur.

Sergüzeşt romanının genel değerlendirmesi, olay örgüsü, şahıs kadrosu:

Şahıs Kadrosu:

Dilber: Küçük yaşta yalnız kalmış, esir olarak satılan bir kız. Romanın başkahramanı.
Celal Bey: Avrupa'da eğitim görmüş, sanata düşkün bir genç.
Asaf Paşa: Zengin, kibirli, eşine son derece nazik davranan İstanbul beyefendisi.
Zehra Hanım: Telaşlı, statüsünü düşünen bir kadın.
Münevver Bey: Statü sahibi olmak isteyen bir kişi.

Olay Örgüsü:

Dilber’in Kafkasya’dan kaçırılarak İstanbul’a getirilmesi ve Mustafa Efendi’ye hizmetçi olarak satılması
Mustafa Efendi’nin onu Asaf Paşa konağına satması
Asaf Bey’in ressam olan oğlu Celal Bey’in Avrupa’dan dönmesi
Celal Bey’in resim yaparken Dilber’i model olarak kullanması ve iki gencin zamanla birbirine aşık olmaları
Zehra Hanım’ın Celal’i yatağında bulamayıp tedirgin olması
Dilber’in de yatağında olmadığını gören Zehra Hanım’ın durumdan şüphelenmesi ve Asaf Bey’e dilber ile Celal Bey’in aşk yaşadıklarını söylemesi
Asaf Bey’in bu ilişkiye kesin dille karşı çıkması
Celal’in Münevver Bey konağında bir eğlence toplantısına katılması
Buradaki genç kızların Celal Bey’in etrafına toplanıp ona ilgi göstermesi
Oğullarının bir cariyeye aşık olmasını hazmedemeyen Asaf Bey ile Zehra Hanım’ın Dilber’i gizlice bir esirciye satmaları
Celal’in Dilber’i araması ama bulamaması
Mısır’da bir konağa satılan Dilber’in efendisine odalık olmayı kabul etmemesi ve hapsedilmesi
Sarayda Dilber’e aşık olan Cevher adında harem ağasının Dilber’i kaçırması
Cevher’in Dilber’e İstanbul’a dönmesi için bilet vermesi ve ölmesi
Dilber’in İstanbul’a tek başına dönemeyeceğini anlayıp kendini Nil nehrine atması
Sergüzeşt romanı Samipaşazade Sezai'nin önemli eserlerindendir. Başta da belirttiğimiz gibi eser, romantizmden realizme geçişin izlerini taşımaktadır. Sergüzeşt romanı 128 sayfadır.

Etiketler :
1416
547
97
81
112
148
192
👍
👎
😍
😥
😱
😂
😡
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan, isimsiz ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumların her türlü cezai ve hukuki sorumluluğu yazan kişiye aittir. Eğitim Sistem yapılan yorumlardan sorumlu değildir.
1 Yorum